|
Kategorie |
Türkisch |
Englisch |
|
General |
|
1 |
General |
on, on bir ve on ikinci sınıfların karşılığı olan okul, lise |
senior high school n.
|
|
2 |
General |
mısraları bir kısa bir uzun on ikişer heceli şiir |
alexandrine n.
|
|
3 |
General |
on üçte bir |
thirteenth n.
|
|
4 |
General |
on bir sayısı (11, XI) |
eleven n.
|
|
5 |
General |
on beş günde bir olan hafif gelgit |
neap n.
|
|
6 |
General |
bir tabakanın on sekiz yaprak olmak üzere katlanmasından meydana gelen forma veya kitap |
eighteenmo n.
|
|
7 |
General |
on ikide bir |
twelfth n.
|
|
8 |
General |
on bir yaşındaki her çocuğun vermesi gereken bir tür baraj sınavı |
eleven-plus n.
|
|
9 |
General |
iki bin beş yüz on bir |
two thousand five hundred eleven n.
|
|
10 |
General |
londra'da on sekizinci yüzyılda kurulmuş olan büyük bir at pazarı |
tattersall's n.
|
|
11 |
General |
londra'da on sekizinci yüzyılda kurulmuş olan büyük bir at pazarı |
tattersall's n.
|
|
12 |
General |
londra'da on sekizinci yüzyılda kurulmuş olan büyük bir at pazarı |
tattersall's n.
|
|
13 |
General |
bir serinin on ikinci eleman |
L n.
|
|
14 |
General |
bir sıranın ya da serinin on beşinci elemanı |
o n.
|
|
15 |
General |
on yedinci yüzyılda çocuklara takılan, çene altından bağlanan bir başlık |
biggon n.
|
|
16 |
General |
on sekizinci yüzyılda ingiltere'de kullanılan deri bir maşrapa |
bombard n.
|
|
|
17 |
General |
özellikle on sekizinci yüzyılda kullanılan, üstü kapalı bir at arabası |
booby hutch n.
|
|
18 |
General |
1793'den bu yana stoke-on-trent' de üretilen yüksek kalite bir porselen |
minton n.
|
|
19 |
General |
on iki buçuk sente eşdeğer bir para birimi |
levy n.
|
|
20 |
General |
on dokuzuncu yüzyılda erkek çocuklarının giydiği resmi bir giysi |
fauntleroy suit n.
|
|
21 |
General |
100 kg'ın on binde birine eşdeğer bir ağırlık ölçüsü |
myriagram n.
|
|
22 |
General |
on bin ar'a veya bir milyon metre kare'ye eşdeğer bir ölçü birimi |
myriare n.
|
|
23 |
General |
amerika'da on dokuzuncu yıla özgü, sarıdan pembeye renk geçişli opak bir cam eşyası |
burmese n.
|
|
24 |
General |
ofsetleri ölçmede kullanılan genellikle on çubuk uzunluğundaki bir ölçü çubuğu |
offset staff n.
|
|
25 |
General |
on altıda bir |
one-sixteenth n.
|
|
26 |
General |
on binde bir |
one-ten-thousandth n.
|
|
27 |
General |
on ikide bir |
one-twelfth n.
|
|
28 |
General |
çanların peş peşe ahenkli bir şekilde on kez çalınması |
royal n.
|
|
29 |
General |
rus imparatorluğu'na ait on ruble değerinde bir altın madeni para |
imperial n.
|
|
30 |
General |
ilk olarak on altıncı yüzyılda ortaya çıkan bir maya destanı |
popol vuh n.
|
|
31 |
General |
on dokuzuncu yüzyılın ortasında ispanya'da ortaya çıkan bir mimari tarzı |
isabellino style n.
|
|
32 |
General |
laiklik meselelerinin yönetildiği toplam on bir yüksek kademeli zerdüşt din adamından oluşan parsi konseyi |
panchayat n.
|
|
33 |
General |
laiklik meselelerinin yönetildiği toplam on bir yüksek kademeli zerdüşt din adamından oluşan parsi konseyi |
panchayet n.
|
|
34 |
General |
laiklik meselelerinin yönetildiği toplam on bir yüksek kademeli zerdüşt din adamından oluşan parsi konseyi |
punchayet n.
|
|
35 |
General |
sayılabilir bir dizideki on beş numaralı eleman |
fifteenth n.
|
|
36 |
General |
on beş eş parçaya bölünmüş bir birimin her bir parçası |
fifteenth n.
|
|
|
37 |
General |
kara cisim yüzeyinin bir santimetre karelik aydınlanma şiddetinin on altıda birine denk bir ölçü birimi |
standard candle n.
|
|
38 |
General |
on gün almak (bir şeyi yapması vb) |
take ten days v.
|
|
39 |
General |
on beşte bir |
fifteenth adj.
|
|
40 |
General |
on ikide bir kısım |
duodenary adj.
|
|
41 |
General |
on altıda bir |
sixteenth adj.
|
|
42 |
General |
on yedide bir |
seventeenth adj.
|
|
43 |
General |
on dokuzda bir |
nineteenth adj.
|
|
44 |
General |
on birde bir |
eleventh adj.
|
|
45 |
General |
on dörtte bir |
fourteenth adj.
|
|
46 |
General |
on beş günde bir oluşan (gelgit) |
neap adj.
|
|
47 |
General |
on yılda bir olan |
decennial adj.
|
|
48 |
General |
on bir kenarlı |
eleven-sided adj.
|
|
49 |
General |
on bir kenarı olan |
eleven-sided adj.
|
|
50 |
General |
on bir yılda bir olan |
undecennary adj.
|
|
51 |
General |
on bir yılda bir olan |
undecennial adj.
|
|
52 |
General |
bir şeyin on binde birini oluşturan |
myriadth adj.
|
|
53 |
General |
on dörtten bir sayı fazla olan |
fifteen adj.
|
|
54 |
General |
her on dört günde bir görünen |
fortnightly adj.
|
|
55 |
General |
on dört günde bir olan |
fortnightly adj.
|
|
56 |
General |
her on yılda bir gerçekleşerek |
decennially adv.
|
|
57 |
General |
on yılda bir |
decennially adv.
|
|
58 |
General |
on günde bir |
every ten days adv.
|
|
59 |
General |
on günde bir |
once every ten days adv.
|
|
60 |
General |
on bir yılda bir |
every eleventh year adv.
|
|
61 |
General |
on dört günde bir |
fortnightly adv.
|
|
62 |
General |
on beş günde bir hafta sonu |
every other weekend adv.
|
|
63 |
General |
on beş günde bir |
every 15 days adv.
|
|
64 |
General |
(bir şeylerin, birilerinin) on üçü |
thirteen pron.
|
|
65 |
General |
(bir şeylerin, birilerinin) on ikisi |
twelve pron.
|
|
66 |
General |
on bin anlamına gelen bir ön ek |
myria- pref.
|
|
Phrases |
|
67 |
Phrases |
bir on gün daha |
for another ten days adv.
|
|
Proverb |
|
68 |
Proverb |
miras kalan on dolardansa kazandığın bir dolar yeğdir |
better a dollar earned than ten inherited
|
|
Colloquial |
|
69 |
Colloquial |
on numara biri/bir şey |
a real dilly n.
|
|
70 |
Colloquial |
incecik bir on sent |
thin dime [dated] [us] n.
|
|
71 |
Colloquial |
briçte bir oyunda on üç elin hepsini kazanma |
grand slam n.
|
|
72 |
Colloquial |
on altıda bir |
steenth adj.
|
|
Idioms |
|
73 |
Idioms |
on numara bir şey/deneyim |
stone groove n.
|
|
74 |
Idioms |
bire on iddiaya varım ki bir şey olmak |
be dollars to doughnuts that something happens v.
|
|
75 |
Idioms |
bire on iddiaya girerim ki bir şey olmak |
be dollars to doughnuts that something happens v.
|
|
Speaking |
|
76 |
Speaking |
bir yılda on iki ay var |
there are twelve months in a year expr.
|
|
|
Trade/Economic |
|
77 |
Trade/Economic |
1792'de basılan on sentlik bir abd sikkesi |
disme n.
|
|
78 |
Trade/Economic |
bir doların on altıda biri |
fippenny bit [obsolete] n.
|
|
79 |
Trade/Economic |
bir doların on altıda birine denk ispanyol reali |
fippenny bit [obsolete] n.
|
|
80 |
Trade/Economic |
ispanyol dolarının on altıda birine denk bir gümüş sikke |
fourpence n.
|
|
81 |
Trade/Economic |
(orta çağ avrupası'nda) on iki denariusa denk bir para birimi |
solidus n.
|
|
Law |
|
82 |
Law |
(eskiden ingiltere'de) on aileden oluşan bir idari bölgenin başkanı |
boroughholder n.
|
|
83 |
Law |
(eskiden ingiltere'de) on aileden oluşan bir idari bölgenin başkanı |
borough-holder n.
|
|
84 |
Law |
on aileden oluşan bir idari birimin başkanı |
borsholder n.
|
|
85 |
Law |
belirli bir temyiz mahkemesinin görev alanına giren on iki abd eyalet bölgesinden biri |
circuit n.
|
|
86 |
Law |
abd anayasasının on üçüncü düzenlemesi ile teminat altına alınan bir vatandaşlık hakkı |
freedom from involuntary servitude n.
|
|
Politics |
|
87 |
Politics |
birleşik krallık'ın bir parçasını oluşturmayan ancak hakimiyeti altında bulunan on dört bağlı toprak |
uk overseas territory n.
|
|
88 |
Politics |
on kişiden oluşan bir yönetim organının üyesi |
decemvir n.
|
|
89 |
Politics |
(britanya'da) 1976'da çıkarılan ırk ilişkilileri yasası'nın uygulanması için oluşturulmuş, üyelerini içişleri bakanı'nın atadığı on dört kişilik bir komisyon |
commission for racial equality (cre) n.
|
|
Technical |
|
90 |
Technical |
on bir kenarlı |
undecagon n.
|
|
91 |
Technical |
on iki mile eşit bir burman ölçüsü |
uzema n.
|
|
92 |
Technical |
on sekizinci yüzyıla ait yumuşak macunlu bir tür porselen |
bristol n.
|
|
93 |
Technical |
on sekizinci yüzyıla ait yumuşak macunlu bir tür porselen |
bristol porcelain n.
|
|
94 |
Technical |
eskiden abd kolonisi new south wales'te kullanılan ve üzerinde on beş peni yazan küçük bir gümüş para |
dump n.
|
|
95 |
Technical |
uzunluğu on iki inç, genişliği bir inç olan yüzey ölçü birimi |
part n.
|
|
96 |
Technical |
her on yılda bir olan |
decennial adj.
|
|
97 |
Technical |
on ikide bir |
duodecimal adj.
|
|
98 |
Technical |
on beş yılda bir olan |
quindecennial adj.
|
|
Textile |
|
99 |
Textile |
on yedinci yüzyıla ait çok geniş bir giysi yakası |
band n.
|
|
100 |
Textile |
on yedinci yüzyılda moda olan uzun bir çorap |
boothose n.
|
|
Furniture |
|
101 |
Furniture |
on yedinci yüzyıl mobilyalarında görülen büyük ters bir mobilya ayağı |
ball foot n.
|
|
102 |
Furniture |
on dokuzuncu yüzyıla ait oymalı bir mobilya tarzına ait |
belter n.
|
|
103 |
Furniture |
on dokuzuncu yüzyıla ait oymalı bir mobilya tarzını anımsatan |
belter n.
|
|
104 |
Furniture |
on sekizinci yüzyılın sonunda ingiltere ve abd'nin kırsal kesimlerinde görülen bir mobilya tarzı |
country chippendale n.
|
|
Automotive |
|
105 |
Automotive |
bir tarafı on iki köşeli kombine anahtar |
combination wrench n.
|
|
106 |
Automotive |
on sekizinci yüzyılda popüler olan iki koltuklu, üstü kapalı bir at arabası |
berlin n.
|
|
107 |
Automotive |
taksi olarak kullanılan on altı oturma yeri bulunan bir taşıt |
minibus [south africa] n.
|
|
Railway |
|
108 |
Railway |
ön kısmında çift ve toplamda on tekerleği bulunan bir buhar lokomotifi |
consolidation n.
|
|
Marine |
|
109 |
Marine |
geçmişte açık denizde güneşle alakalı gözlem yapmakta kullanılan on beş derecelik yaya sahip eski bir alet |
almucanter staff n.
|
|
110 |
Marine |
geçmişte açık denizde güneşle alakalı gözlem yapmakta kullanılan on beş derecelik yaya sahip eski bir alet |
almucantar staff n.
|
|
Medical |
|
111 |
Medical |
on iki parmak bağırsağı tarafından salgılanan bir hormon |
pancreozymin n.
|
|
Pharmaceutics |
|
112 |
Pharmaceutics |
avrupa'da on beşinci yüzyılda görülen psikojen bir ısırma salgını |
biting mania n.
|
|
Math |
|
113 |
Math |
on binde bir |
ten-thousandth n.
|
|
114 |
Math |
on ikide bir |
twal [scottish] n.
|
|
115 |
Math |
bir değerden o değerin on katına kadar olan büyüklük aralığı |
order n.
|
|
116 |
Math |
on bir anlamı veren ön ek |
hendeca- pref.
|
|
Geometry |
|
117 |
Geometry |
on bir kenarlı çokgen |
endecagon n.
|
|
Physics |
|
118 |
Physics |
on bir boyutlu süper yerçekimi teorisi |
m-theory n.
|
|
119 |
Physics |
on sayısının fiziksel dünyada karşılığı olmayan çok büyük bir kuvveti |
googolplex n.
|
|
120 |
Physics |
on üzeri eksi elli iki metre kareye eşdeğer olan eski bir çekirdek kesit alanı birimi |
shed n.
|
|
Chemistry |
|
121 |
Chemistry |
(yüz on dört atom numaralı) yapay bir radyoaktif element |
flerovium n.
|
|
Zoology |
|
122 |
Zoology |
(karidesleri, yengeçleri, ıstakozları, sülükayaklıları, su pirelerini ve on bacaklıları içine alan) bir eklem bacaklı sınıfı |
class crustacea n.
|
|
Botanic |
|
123 |
Botanic |
on ila yirmi yılda bir çiçek açıp sonra ölen uzun saplı yaygın bir amerikan bitkisi |
american agave (agave americana) n.
|
|
124 |
Botanic |
on ila yirmi yılda bir çiçek açıp sonra ölen uzun saplı yaygın bir amerikan bitkisi |
sentry plant n.
|
|
125 |
Botanic |
on ila yirmi yılda bir çiçek açıp sonra ölen uzun saplı yaygın bir amerikan bitkisi |
american aloe n.
|
|
126 |
Botanic |
on ila yirmi yılda bir çiçek açıp sonra ölen uzun saplı yaygın bir amerikan bitkisi |
agave n.
|
|
127 |
Botanic |
on ila yirmi yılda bir çiçek açıp sonra ölen uzun saplı yaygın bir amerikan bitkisi |
century plant n.
|
|
128 |
Botanic |
on ila yirmi yılda bir çiçek açıp sonra ölen uzun saplı yaygın bir amerikan bitkisi |
maguey n.
|
|
129 |
Botanic |
(eski sınıflandırmalarda) on ikiden fazla çiçek cinsine sahip bir bitki sınıfı |
polygynia n.
|
|
130 |
Botanic |
linne sistemine göre on iki tane boyuncuğu olan bir bitki takımı |
dodecagynia n.
|
|
131 |
Botanic |
linne sistemine göre on iki ila on dokuz arasında erkek organına sahip olan bir bitki sınıfı |
dodecandria n.
|
|
132 |
Botanic |
linne sistemine göre on iki ila on dokuz arasında stamene sahip olan bir bitki sınıfı |
dodecandria n.
|
|
133 |
Botanic |
on bir pistilli |
endecagynous adj.
|
|
134 |
Botanic |
on bir yaprakçıklı |
endecaphyllous adj.
|
|
135 |
Botanic |
on bir veya on iki pistili bulunan (bitki) |
dodecagynian adj.
|
|
136 |
Botanic |
on bir veya on iki pistili bulunan (bitki) |
dodecagynous adj.
|
|
Social Sciences |
|
137 |
Social Sciences |
on altı yaş altı çocukların kendi bedenleri üzerindeki tıbbi uygulama ve tedavilere onay verip veremeyeceğini belirlemek üzere ingiltere’de oluşturulmuş bir kanun |
gillick competence n.
|
|
138 |
Social Sciences |
on aileden oluşan idari bölgede her bir erkeğin diğerlerinin iyi ahlakından sorumlu olduğu bir anglo sakson sistemi |
friborg [uk] n.
|
|
Education |
|
139 |
Education |
(ingiltere ve galler'de) on altı yaş üzeri öğrencileri a-level sınavlarına hazırlayan bir okul |
sixth-form college n.
|
|
Literature |
|
140 |
Literature |
mısraları bir kısa bir uzun on ikişer heceli şiir |
alexandrian n.
|
|
141 |
Literature |
eski fransız şiirinde her biri on bir dizelik beş bent ve bir de kıta içeren şiir |
ambrosian chant n.
|
|
142 |
Literature |
on bir heceden oluşan mısra |
hendecasyllable n.
|
|
143 |
Literature |
on bir heceden oluşan dize |
hendecasyllable n.
|
|
144 |
Literature |
on bir heceden oluşan kelime |
hendecasyllable n.
|
|
145 |
Literature |
on dört dizeli bir şiirin ilk sekiz dizesi |
octet n.
|
|
146 |
Literature |
on iki heceli bir sözcük |
dodecasyllabic n.
|
|
147 |
Literature |
on iki hecelik bir mısra |
dodecasyllabic n.
|
|
148 |
Literature |
mısraları bir kısa bir uzun olmak üzere on ikişer heceli şiir ölçüsüne göre yazılmış |
alexandrian adj.
|
|
149 |
Literature |
mısraları bir kısa bir uzun olmak üzere on ikişer heceli şiir ölçüsüne göre yazılmış |
alexandrine adj.
|
|
150 |
Literature |
on bir heceli |
hendecasyllabic adj.
|
|
151 |
Literature |
on bir heceli dizelerden oluşan |
hendecasyllabic adj.
|
|
History |
|
152 |
History |
on altıncı yüzyılda askeri bir unvan |
adelantado n.
|
|
153 |
History |
ortaçağ ingiltere'sinde taşınırların veya yıllık kira bedelinin on üçüncü payını içeren bir vergi |
thirteenth n.
|
|
154 |
History |
on altıncı yüzyıla ait göbeği kapatan bir tür ceket |
belly doublet n.
|
|
155 |
History |
on dokuzuncu yüzyılda ispanya'da faaliyet gösteren anarşist bir örgüt |
black hand n.
|
|
156 |
History |
on altı ve on yedinci yüzyıla özgü bir baltalı kargı |
brown bill n.
|
|
157 |
History |
müslümanlarca kullanılıp on iki kameri aydan oluşan bir takvim |
mohammedan year n.
|
|
158 |
History |
(on dokuzuncu yüzyılın başlarında siyasi protestan bir örgüte karşı kurulan) irlanda'da bulunan bir topluluk |
ribbon society n.
|
|
159 |
History |
(on beş ila on yedinci yüzyıllarda kullanılan) büyük bir top |
serpent n.
|
|
160 |
History |
on aileden oluşan idari bölgedeki her bir erkeğin diğerlerinin iyi ahlakından sorumlu olduğu bir anglo sakson sistemi |
free-borough men n.
|
|
Archaeology |
|
161 |
Archaeology |
as'ın beşte on ikisi değerindeki bronz bir antik roma sikkesi |
quincunx n.
|
|
Religious |
|
162 |
Religious |
anglikan piskoposlarının on yılda bir düzenlediği konferans |
lambeth conference n.
|
|
163 |
Religious |
uzun bir vaazda on dokuzuncu madde |
nineteenthly n.
|
|
164 |
Religious |
musevilerin yılbaşı kabul ettikleri günden itibaren on gün boyunca tövbe ettikleri dönem için kullanılan bir isim |
high holidays n.
|
|
165 |
Religious |
noel'den on iki gün sonra kutlanan bir yortu |
jan 6 n.
|
|
166 |
Religious |
(hinduizm'de) her on iki yılda bir, dört kutsal yerden birinde düzenlenen, banyo yaparak günahtan arınmanın önemsendiği bir bayram |
kumbh mela n.
|
|
167 |
Religious |
üzerinde on iki havarinin adlarının yazılı olduğu bir rahip pelerini |
vakass n.
|
|
168 |
Religious |
on beşinci yüzyılda kurulan bir protestan hristiyanlık mezhebi |
bohemian brethren n.
|
|
169 |
Religious |
on beşinci yüzyılda kurulan bir protestan hristiyanlık mezhebi |
unitas fratrem n.
|
|
170 |
Religious |
on yedinci yüzyıldan beri azizlerin yaşamını inceleyen bir cemiyet üyesi |
bollandist n.
|
|
171 |
Religious |
(musevilik) en yüksek rahibin giydiği on iki değerli taşla bezenmiş bir giysi |
breastplate n.
|
|
172 |
Religious |
muharrem ayı'nın ilk on gününde kutlanan bir müslüman bayramı |
moharram n.
|
|
173 |
Religious |
muharrem ayı'nın ilk on gününde kutlanan bir müslüman bayramı |
muharram n.
|
|
174 |
Religious |
muharrem ayı'nın ilk on gününde kutlanan bir müslüman bayramı |
mohurrum n.
|
|
175 |
Religious |
muharrem ayı'nın ilk on gününde düzenlenen bir müslüman bayramı |
muharram n.
|
|
176 |
Religious |
muharrem ayı'nın ilk on gününde düzenlenen bir müslüman bayramı |
muharrum n.
|
|
177 |
Religious |
(jainizm'de) saniyede on milyon mil hızında uçan bir tanrının altı ayda kat ettiği mesafeye eşdeğer bir mesafe birimi |
rope n.
|
|
178 |
Religious |
(yahudilikte) on üç yaşına gelmiş bir erkek çocuğunu tüm dini yükümlülüklerden mesul saymak |
bar mitzvah v.
|
|
179 |
Religious |
(yahudi bir kız çocuğu) on iki yaşına gelip dini olgunluğa erişmiş olan |
bathmizvah adj.
|
|
Geography |
|
180 |
Geography |
güneş takviminin ay takviminden on bir gün daha uzun olması |
annual epact n.
|
|
Military |
|
181 |
Military |
on altıncı yüzyılda kullanılan hafif bir zırh türü |
allecret n.
|
|
182 |
Military |
(on beş ila on yedinci yüzyıllarda kullanılan) uzun bir top türü |
serpentine n.
|
|
Sport |
|
183 |
Sport |
on bir kişiden oluşan iki takımla çim sahada oynanan, oyuncuların kavisli sopalar yardımı ile bir topu rakibin kalesine sürmeye çalıştığı oyun |
field hockey n.
|
|
184 |
Sport |
on kişilik takımlar ile oynanan bir softbol türü |
slow-pitch n.
|
|
Football |
|
185 |
Football |
ilk on bir |
starting eleven n.
|
|
Chess |
|
186 |
Chess |
her hamlenin on saniye gibi çok kısa bir sürede tamamlanması gereken satranç türü |
rapid transit chess n.
|
|
187 |
Chess |
her hamlenin on saniye gibi çok kısa bir sürede tamamlanması gereken satranç türü |
lightning chess n.
|
|
Card |
|
188 |
Card |
maça kızının on üç kupa olarak sayıldığı bir kupa türü |
black maria n.
|
|
189 |
Card |
maça kızının on üç kupa olarak sayıldığı bir kupa türü |
black lady n.
|
|
190 |
Card |
maça kızının on üç kupa olarak sayıldığı bir kupa türü |
black widow n.
|
|
191 |
Card |
kuralları yirmi bir oyununa benzeyip sayı hedefinin on beş olduğu bir iskambil oyunu |
quinze n.
|
|
Wagering |
|
192 |
Wagering |
on zarla oynanan bir kumar oyunu |
hooligan n.
|
|
Art |
|
193 |
Art |
avrupa'da on yedinci yüzyılda kullanılan bir süsleme tarzı |
auricular style n.
|
|
Music |
|
194 |
Music |
on dokuzuncu yüzyılda yaygın olan buharla çalışan bir piyano |
calliope n.
|
|
195 |
Music |
on dokuzuncu yüzyılda yaygın olan buharla çalışan bir piyano |
steam organ n.
|
|
196 |
Music |
and bölgelerine özgü on telli mandolin benzeri bir enstrüman |
charango n.
|
|
197 |
Music |
müzik kesitini on bir eşit parçaya bölen nota grubu |
undecimole n.
|
|
198 |
Music |
on beşinci yüzyıla ait bir polifoni anlayışı |
faburden n.
|
|
199 |
Music |
on beşinci yüzyıla ait bir polifoni anlayışı |
fauxbourdon n.
|
|
200 |
Music |
(on sekizinci yüzyıl italyan operasında) özellikle bas ses tonda okunan komik bir parça |
buffo n.
|
|
201 |
Music |
on sekizinci yüzyıl italyan operasında komik bir parça okuyan bas şarkıcı |
buffo bass n.
|
|
202 |
Music |
on sekizinci yüzyıl italyan operasında komik bir parça okuyan bas şarkıcı |
basso buffo n.
|
|
203 |
Music |
on sekizinci yüzyıla özgü bir müzik tarzı |
galant n.
|
|
204 |
Music |
on dokuzuncu yüzyıla özgü otomatik bir piyano çalma mekanizması |
piano player n.
|
|
205 |
Music |
bir notadan sonraki on dördüncü diyatonik derecede bulunan nota |
fifteenth n.
|
|
206 |
Music |
bir diğer notaya on üç diyatonik gam uzaklıkta olan nota |
fourteenth n.
|
|
207 |
Music |
(on sekiz ve on dokuzuncu yüzyıllara özgü) kare kasalı bir piyano |
square piano n.
|
|
208 |
Music |
on dokuzuncu yüzyıla özgü mekanik bir müzik çalar çeşidi |
symphonion n.
|
|
Theatre |
|
209 |
Theatre |
on sekizinci yüzyıla ait bir italyan komedi operası |
buffa n.
|
|
210 |
Theatre |
on sekizinci yüzyıla ait bir italyan komedi operası |
opera buffa n.
|
|
211 |
Theatre |
on sekizinci yüzyılda ingiltere'de popüler olan müzikli, komik bir opera |
burletta n.
|
|
Printery |
|
212 |
Printery |
on bir puntoluk bir harf türü |
small pica n.
|
|
Archaic |
|
213 |
Archaic |
bir on altıncı yüzyıl dansı |
galliard n.
|
|
Slang |
|
214 |
Slang |
on altıda bir oranında siyahi kökenli olan kimse |
quintroon [dated] n.
|
|
215 |
Slang |
(avustralya) genelde birini övmek için söylenen süper/on numara anlamında bir söz |
sick cunt expr.
|
|
Modern Slang |
|
216 |
Modern Slang |
sonra da on dolar buldum (sıkıcı/kötü/anlamsız bir hikayeyi bitirirken hikayeye ilginçlik katmak için/alay etmek için eklenen alakasız bir cümle) |
and then I found ten dollars! expr.
|
|
Star Wars |
|
217 |
Star Wars |
siyah on bir (tersane) |
black eleven (shipyard) n.
|
|
218 |
Star Wars |
jonex madeni sekiz on bir b |
jonex mine eight eleven b n.
|
|
219 |
Star Wars |
model on bir corellia nakliye mekiği |
model eleven corellian transport shuttle n.
|
|